Posted by bolatah on 7/6/2022, 9:34:16 PM
Can Kozanoğlu'nun ''Acemi Eğitim'' kitabını okumaya 3.5 saat süren bir uçak yolculuğunda başladım ve yolculuğun sonuna kadar kitabın yarısını bitirmiştim. Kitabı, yıllar evvel sanırım üniversitenin ilk zamanları olmalı, NTV'de bir programda duymuştum. Can Kozanoğlu da programın daimi katılımcılarından biriydi. Anı kitabı olduğunu duyunca şaşırmıştım. Çünkü C.K. o zamanlar genç sayılabilecek bir yaştaydı. Kitabın geri kalanını da indikten sonra kısa sürede okudum.
Bekledğim gibi çok akıcıydı ve bir çırpıda okunuyordu. Yıllar evvel C.K.'nın elime geçen bir başka kitabı ''Cilalı İmaj Devri'' gibi. Acemi Eğitim'in aksine ''Cilalı Imaj Devri'' daha çok uzmanlık alanı sosyoloji ile ilgiliydi ve yakın Türkiye tarihini çok özgün bir şekilde anlatıyordu. Bu arada C.K. Boğaziçi Sosyoloji mezunu bir sosyolog. Orta alt veya orta üst gelir grubu gibi bir çok kavramı ilk kendisinden duydum. Onun öncesinde, tabi daha geniş bir kavram olan orta gelir grubunu duymuştum. Neyse Acemi Eğitim'e gelirsek kitap 41 yaşında ne yaşanabilir diyenleri haksız çıkartabilecek şekilde çok dolu ve biri sürü ilginçlikleri içinde barındıran bir hayatı anlatıyor. Kitabı okurken sıklıkla içimden güldüm ve aynı zamanda hüzünlendim. Kendi hayatıma parallellikler kurdum yer yer. O dönemin popüler bir dizisinin karakterinden yola çıkarak başlayan esnaf tartışmasında patlayan maganda kurşunu ile babasının ölmesi ve dünyanın en ilginç insanlarından sayılabilecek dayısının vegan akımına kapılması sonrasında güya balıkları bilinçlendirme hareketleri yapmaya kalkışması ve boğazdaki ilginç ölümü hüzünlendirdi. Fark edilebileceği gibi CK'nin karşılaştığı her entarasan olayın ucunda köşesinde her zaman bir sosyolojik vaka var.
Kitapta özellikle tanıdık gelebilecek başka bir çok detay da var. Ergenlikte erkek erkeğe toplu halde seyredilen porno filmler, bazen bu filmlerde çıkan tanıdık kişiler ve kitaba ismini veren ilk cinsel deneyimin oluş şekli. Ama benim en çok şaşırdığım hikaye kendini bulmaya gittiği Amerika'da aynı zamanda Ümit Besen hayranı olan bir seri katille bilmeden yakın arkadaşlık kurması ve geçirdiği ölümden kılpayı kurtulma olayı.
Aslen sosyolog olan C.K. uzun yıllar medyada çalışmış ve televizyona geçmeden gazete yazıları ile sıklıkla haşır neşir olmuş. Kendisinin belki direk dahli olmadan hayatı da gazete haberlerine konu olmuş, özellikle aile üyelerinin hayatı. Kitapta da başlarına gelen olan olaylar bu gazete haberlerinden yola çıkılarak anlatılıyor.
Genç bir entellektüelin bir önceki döneme göre özgür sayılababilecek Özal'lı döneme ve sonra bir başka kaos hali sayılabilecek 90'lı yıllara denk düşen hayli ilginç ilk gençlik ve orta yaş öncesi anılarını bu kitap sayesinde zevkle okudum.